Kadın Girişimciler Ticaret Odasında Buluştu

Didim Ticaret Odası Kadın Girişimciler Kurulu Üyeleri tarafından düzenlenen, Özyeğin Üniversitesi 10000 Kadın Mezunları ve Kathre Cam Tasarım katkıları ile ‘Girişimci Kadınlar Buluşuyor’ etkinliği gerçekleşti. Girişimci olan ve gelecekte iş kurmayı planlayan kadınların davetli olduğu programda tamamı Özyeğin Üniversitesi Mezunları Derneği’nin 10000 Kadın Girişimci Komite Üyesi olan konuşmacılardan Özge Çetin, Girişimci Psikolojisi ve Süreçlerle Baş Etme, Tuğba Demir, Senin Hikâyen Senin Gücün Hikâyenin Kahramanı Sensin, Lale Zeynep Süsal da Sosyal Medyada Var Olmak isimli sunumlarını gerçekleştirdiler. Yine Lale Zeynep Süsal’ın Girişimci Gen Aktarımı 001 isimli fotoğraf sergisi ve Berna Kathre’nin de çam boncuk yapım atölyesi gerçekleştirildi.

Açılış Konuşmasını yapan Didim Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Hilmi Erbaş etkinliğin konuşmacıları ve katılımcılarını selamladı. Hoş geldiniz diyerek başladığı konuşmasında Kadın Girişimciler Kurulunun bir etkinliğinde daha bir araya gelindiğini ifade etti, kurulun çok güzel faaliyetlerde bulunduğunu belirterek kendilerini kutladı. Kurul Başkanı Nuran Aslan’ın yakın zamanda doğum yaptığından dolayı etkinliğe katılamadığını hatırlattı. Yardımcısı Öznur Kale ve Kurul Üyelerinin burada olduğunu, göreve seçildiklerinden bu güne güzel etkinlikler gerçekleştirdiklerini vurguladı. Tebriklerini iletti. Erbaş konuşmasını şöyle sürdürdü; “Evet, bugün girişimcilikle ilgili etkinliklerimizden bir tanesi ile karşı karşıyayız. Girişimcilik ülkemizin geleceği açısından son derece önemli, özellikle kadınlarımız tarafından sahiplenilmesi girişimci kadınlarımızın yetiştirilmesi ayrıca önemli, çünkü ülkemizde kadınlarımız gerek istihdama katılımında gerek girişimciliğe katılımında oranlar arzu ettiğimiz seviyede değil, OECD ülkeleri içerisinde arzu ettiğimiz seviyede değiliz, son derece gerilerdeyiz. Dolayısıyla hem kadınlarımızın eğitilmesi istihdama katılması hem de girişimci kadınlarımızın iş hayatına katılmasına şiddetle ihtiyacımız var. Bu alanda Özyeğin Üniversitesinin çalışmalarını arkadaşlarımız takip ediyorlar. Bizler de izliyoruz, onları da tebrik ediyorum, kutluyorum. Uzaktan izlediğimiz kadarıyla çok güzel çalışmalar yapıyorlar. İlçemizi de bu vesileyle ziyaret etmiş bulunuyorlar. Ayrıca onlara da çok teşekkür ediyorum. Önümüzdeki süreçte Türkiye’nin zenginleşebilmesi için toplumun kalkınabilmesi için girişimciliğe ihtiyacımız var. Yeni fikirler ortaya koymaya ihtiyacımız var. Ortaya konmuş fikirleri daha iyi şekilde yapmaya ihtiyacımız var. Dünyada gelişmiş ülkeleri incelediğimiz zaman Kuzey Amerika’dan Avrupa’ya, oradan Uzakdoğu’ya kadar hepsinde girişimciliğin çok önde olduğunu, fikirlerin çok önde olduğunu, yeni gelişmelerin ve icatların oradan çıktığını görürüz. Dolayısıyla girişimcilik açısından öncelikle bir eğitime, kültüre ve bu kültürle toplumda bir iklim oluşturmaya ihtiyacımız var. Bugün Türkiye gelişmiş dünya ülkeleri arasında ekonomik büyüklük açısından 17. 18. 19. sıralarda gidip geliyor. Türkiye’nin yaptığı toplam ihracat rakamlarına ve ithalat rakamlarına baktığımız zaman kendi nüfusu ile orantılı ülkelerle mukayese ettiğimiz zaman çok gerilerde olduğumuzu görebiliriz. Almanya ile kıyasladığımız zaman sadece Almanya’nın 15 günde yaptığı ihracatın Türkiye’nin bir yıllık ihracatına denk geldiğini görürüz. Keza Nüfusu 16 milyon olan Konya kadar olan küçük bir ülkenin Hollanda’nın yaptığı ihracatın Türkiye’nin ihracatının yaklaşık 4 katı olduğunu görürüz. Küçücük, nüfusu 8 milyon olan İsrail’in son 10 yıldaki startup projelerinin değeri 50 milyar dolar, 82 milyonluk Türkiye’de startup projelerinin değeri 1.2 milyar dolar. Dolayısıyla yeni fikirler, yeni düşünceler ortaya koymadan, yeni girişimcilik ruhu geliştirmeden ilerleyebilmemiz zenginleşebilmemiz mümkün değil. Bunun için yapılması gerekenler: Birincisi Türkiye’de ciddi bir eğitim reformuna ihtiyacımız var. Mevcut eğitim sistemi ile ezbere dayalı, sadece test tekniğine dayalı bu yöntemle bizim ilköğretimden yükseköğretime kadar yetiştirdiğimiz insanlar maalesef dünyayla yarışabilecek kalibrede değil. Var olanlar da eğer bu nitelikte olanlar varsa “sistemin öldürmedikleri” diyorum ben onlara, onlar da maalesef beyin göçü yoluyla başka taraflara dünyanın diğer taraflarına göç etmekte. Sorgulayabilen farklı açılardan bakabilen yeteneklerine uygun nesiller yetiştirebilelim diye özellikle eğitim reformuna ihtiyacı var. Bir diğer taraftan girişimcilik açısından arkadaşlar kültür çok önemli. Maalesef bizim kültürümüzün içerisinde yerleşmiş bir takım yanlışlar var. Bizim o yanlışları düzeltmeye ihtiyacımız var. Kültürümüzdeki bir takım yanlışları dışarıdan gelen birtakım ögeleri ayıklanmaya ihtiyacımız var ve çalışmaya ihtiyacımız var. Bir diğer konu, girişimcilerin desteklenmesine ihtiyacımız var. Son yıllarda hükümet politikalarıyla bir takım destekler verilse de desteklerin büyük kısmı planlamadan uzak olduğu için bir kısmı heba olmakta. Bir takım teşvikler boşa gitmekte dolayısıyla yeni dönemde bizler, sizler, hep beraber yeni bir ruha ihtiyacımız var. Bu ruhun temelinde eğitim, kültür ve hayal kurmak var arkadaşlar. Hayal kurmaya ihtiyacımız var, inovasyon yapmaya ihtiyacımız var, başkalarının neler düşündüğünden öte bizim onların neler beklediğini keşfetmeye ihtiyacımız var. Umut ediyorum ki girişimcilikle ilgili etkinliğimiz kadınlarımızın bakış açılarında bir şimşek çakmasına vesile olacağını düşünüyorum, tekrar hepinize saygıyla selamlıyorum”


Erbaş’ın konuşmasından sonra Didim Ticaret Odası Aytaç Nurullah Kocabıyık Kültür Merkezinde sunumlar yapıldı. KUEM Kadın Eğitim Merkezinde çam boncuk yapım atölyesi gerçekleşti.

×